Ahmad, Almanya'da yıllar boyu yaşadıktan sonra, İran'ı ziyaret etmeye karar verir. Üniversiteden eski arkadaşları, Ahmad'ın gelişi onuruna Hazar Gölü kıyısında hep birlikte üç gün geçirecekleri bir tatil planlarlar. Bu tatili düzenlemek, gruptaki kadınlardan birinin, neşeli Sepideh'ın sorumluluğundadır. Sepideh, gruptaki arkadaşlarının haberi olmaksızın, kızının anaokulu öğretmeni Elly'yi de davet eder. Almanya'da yaptığı mutsuz evlilikten henüz kurtulmuş olan Ahmad, İranlı bir kadınla bir yuva kurmak istemektedir. Bunu bilen arkadaş grubu, Sepideh'in Elly'yi niçin davet ettiğini yavaş yavaş anlarlar. Tatilin ikinci gününde, her şey iyi gidiyor gibi gözükürken bir olay neticesinde Elly ortadan kaybolur.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında geçen hikaye, fakir bir babanın ve oğlunun dramını anlatıyor. Uzun süredir işsiz olan Antonio, sonunda para kazanabileceği bir iş bulur. Bisikletle dolaşıp duvarlara film afişleri asacaktır. İşinin ilk gününde bisikletini çaldıran Antonio, son ekmek kapısı olan bu bisikleti bir hırsıza kaptırmayacak ve oğluyla birlikte hırsızın peşine düşecektir.